Dr. Bayram Fırat Dayanıklı 28.Dönem CHP Tekirdağ Milletvekili Aday Adayı


Şahsımı tanıyanlar veya tanımayanlar için özgeçmişimi ve 58 yıllık hayat serüvenimi kısaca hatırlatmak isterim.
Trakyalıyım. Rahmetli Annem ve Babam, Kırklareli ve Babaeski doğumlu. Ben Edirne’de doğmuşum. Çorlu‘nun toplam nüfusu on beş bin iken Çorlu’ya gelmişiz. İlkokulu Çorlu’da bitirdim. Sonraki eğitim süreçlerinde, hep başka diyarlarda bulundum.
İstanbul Amerikan Robert Kolej Lisesi mezuniyeti sonrası, İstanbul Tıp Fakültesini 1989 da bitirdim. Arkasından, Amerika’da uzun bir eğitim ve çalışma dönemi geçirdim. Amerika’da Yale Üniversitesinde önce, sağlık ekonomisi ve yönetimi masterı, sonra aynı yerde dahiliye ihtisasına başladım. Devamını Michigan üniversitesinde hem dahiliye uzmanlığı hem de nükleer tıp uzmanlığını ile tamamladım. Bu süreçte, şahsıma pek çok ödül ve üstün başarı belgeleri verildi. Dünyayı ilgilendiren pek çok uluslararası bilimsel yayınlar yaptım. Kısaca, bir bilim adamı olarak yetiştirildim.
Gel gör ki kader, beni 30 yaşında 1995 yılında, Ecevit’in liderliğindeki partide milletvekili yaptı. İki dönem (1995-2002) Tekirdağ Milletvekilliği görevinde bulundum. Devleti, kurum ve kurallarını, parlamentoda ve bütçe plan komisyonu üyeliğimde tanıdım. Hem Tekirdağ’ımıza hem de ülkeme, ulusal ve uluslararası alanda hizmet için gayret gösterdim. Bu çalışmalarımı, “Siyaset Penceresinden Türkiye” adlı kitabımda anlattım.
Yerel hizmetlerimin yanında, anadilime yakın bildiğim İngilizce ve orta seviyedeki Almancam nedeniyle Uluslararası parlamentolarda, ülkemin çıkarlarını savunurken, bazı komisyonlarda başkanlıklar yaptım. Pek çok parlamento dostluk gruplarında başkanlıklar yaptım. Dünya liderleri ve etkili isimlerle tanışma fırsatlarım oldu.
Rahmetli Başkanımız Ecevit’in görevlendirmesiyle dünyanın pek çok ülkesinde, ülkemizin hayati sorunlarını anlatma fırsatım oldu. Sadece Tekirdağ değil, pek çok doğu ilimizde görevli olarak insanlarımızın sorunlarını dinleyip, raporlar hazırladım, çözümler üretmeye çalıştım. 13. Cumhurbaşkanımız ve Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu’nu bu süreçte tanıdım. Çorlu’ya bir SSK hastanesi gerekliliğini anlattım kendisine. Ecevit’in de bulunduğu dar kadrolu bir toplantıda SSK nın içine düştüğü açmazı, bizzat Kemal Bey’den dinlemiş ve kendisine sunumları ve Tekirdağ ilimize verdiği destekler için teşekkür etmiştim.
1998 Rusya krizi, 1999 depremi ve sonrasına, 2001 yılında ortaya çıkan ekonomik kriz sürecinde, “Siyasal İslam’ın” ayak sesleri yükselince, ekonominin toparlanma sürecinde, ülkemize yapılan komployu gören 9 milletvekilinin sözcülüğünü yaparak, Ecevit’in hükümeti devam ettirebilmesi, seçimin ertelenmesi için önerilerde bulundum. Ama olmadı.
2002 Kasım seçimleri öncesinde Rahmetli Deniz Baykal tarafından, bizzat CHP çatısı altına davet edildim. Pek çok nedenle kabul edemedim. Siyasi hayatıma ara verdim. Hemen akabinde, kısa bir süre Yeditepe Üniversitesinde öğretim üyeliği yaptım.
Memleket sevdam ağır bastığı için, yurduma, Çorlu’ya döndüm. Tekirdağ Tabip Odası’nda Başkan yardımcılığı yaparak, ilimizdeki tüm sağlık çalışanlarını tanıdım. 20 yıldır Tekirdağ’ımızda, Çorlu’da, hekim, yönetici, yönetim kurulu başkanlıkları, yatırımcı olarak hizmet vermeye çalıştım. Özel Hastaneler Derneği (OHSAD) nin kurucu üyelerinden birisi oldum.
1980 lerde kurulmuş olan Çorlu Vatan Hastanesi’ni, yeniden inşa ederek, kardeşim ve rahmetli babamla birlikte Çorlu’da hizmette yarıştık. Çorlu Vatan Hastanesi artık Trakya’nın en güçlü özel sağlık kurumlarından biri haline geldi. Kurumsallaşma, ortak akıl, liyakat, doğruluk ve dürüstlükten asla ödün vermeden yoluna devam ediyor. Kardeşim, Dr. Murat Dayanıklı’nın önderliğinde, daha da büyüyecek, hizmet alanlarını geliştirecek.
Çorlu’daki kazanımlarımızı kardeşimle beraber eğitim alanındaki yatırımlara da yönelttik. Atatürk’ümüzün kurmuş olduğu Türk Eğitim Derneği’nin, yani TED’in ülkeye yayılma stratejisi çerçevesinde, Çorlu TED Kolejini sıfırdan hayata geçirdik. Sıfırdan yapılmış olan bu eğitim kurumu, 1200 öğrenci kapasitesi ile sadece Tekirdağ, Trakya’nın değil, tüm Türkiye’nin örnek aldığı bir kurum haline geldi ve büyüyerek devam edecek.
Kısaca son 20 yıldır, bölgemdeki çalışmalarımla, on binlerce hatta yüzbinlerce insanımıza hizmet sunan, hayat veren, insana dokunan, kurumsal yapılar ortaya çıkmış oldu.
Son 20 yıldır sivil hayatımda, tecrübe, bilgi birikimi, insanlar kazandım. Olgunlaştım. Sivriliklerim törpülendi. Kişisel hırslarımı yendim. Çalışma yöntemimde “önce insan” prensibi başta gelir. Ortak çalışma, ortak akıl, işbirliği, koordinasyon, her yapılanın yazıldığı, yazılanın yapıldığı süreçler başarı için vazgeçilmez unsurlardır. Tüm kurumlarımızda uyguladığımız yöntem budur.
Bu süreçte, ulusal ve uluslararası siyaseti takip ettim. Gelişen olayları, olguları daha iyi anlamak, değerlendirmek, yorumlayabilmek için öğrenciliğimi hep sürdürdüm. 2019 yılında Anadolu Üniversitesi, İngilizce Uluslararası İlişkiler ve siyaset programına başladım, 4 yıldır bu konuda eğitimimi sürdürüyorum. Bu sene inşallah mezun olacağım.
Özetlemek gerekirse, 20 ve 21. dönem eski Tekirdağ Milletvekili olarak, ilimizde, geçmişte ayak basmadık yer bırakmamış, on binlerce insana dokunmuş, tüm enerjimi ve yatırımlarımı bölgem için kullanmış biri olarak, bölgeme ve ülkeme faydalı olacağıma, ülkemizin restorasyon sürecinde dünyadaki etkili siyaset insanlarına bu süreci anlatabileceğime inanmasam aday olmazdım.
Sivil hayatta edindiğim, engin tecrübe, bilgi birikimi, olgunluk ve yüzbinlerce insana sunduğumuz hizmetlerin partimize, seçimlerde anlamlı destek olacağına inanıyorum. TBMM çatısı altında, hem üyesi olduğum CHP’ye, Tekirdağ’ımıza hem de ülkemize büyük hizmetler sunabilme imkanının, önce yöneticilerimizin sonra da hemşerilerimizin takdiri ile hayata geçebileceğine inanıyorum. Son olarak: Sana söz. Yine baharlar gelecek, Bay Kemal sözünden dönmeyecek.

Related posts

Leave a Comment